tıklım tıklım ne demek?

  1. Çok kalabalık, ağzına kadar dolu

    Mal müdürlüğünün küçük ama tıklım tıklım dolu salonunda çıt çıkmıyordu.

    T. Buğra
  2. Hiç boş yer kalmayacak biçimde

    Alt katlar tıklım tıklım eşyalarla dolu mağazalardan ibaretti.

    S. F. Abasıyanık
  3. (en)Very crowded.
  4. (en)Packed.
  5. (en)Jammed (with people.
  6. (en)Chock full.
  7. (en)Jam packed.

tıklım tıklım dolu

  1. (en)Crowded to overflowing.

tıklıyor

  1. (en)Clicks

Türetilmiş Kelimeler (bis)

tıklım tıklım dolutıklıyortıklamatıklama eşleştirmeli haritatıklamaktıklanabilir resimlertıklanır haritatıktık açılantık açılırtık paratık para vermek
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın