sulu ağız ne demek?

  1. Üç günlükten küçük kuzularda Escherchia coli enfeksiyonunda salya akıntısı, fiziksel çöküntü, iştah kaybı ve şirdende gaz toplanmasıyla belirgin olan hastalık.
  2. (en)Watery mouth.

sulu alkol içmek

  1. (en)Grog.

sulu ayrışım

  1. Bir tuzun asit kökü, baz kökü ya da her ikisinin suyla bir ölçüye değin tepkime vererek asit ve baz oluşturması; yansızlaşmanın tersi.
  2. Kimi organik bileşiklerin suyun etkisiyle bozunmaları.

ağız

  1. Çıkış yeri
  2. Uç, kenar
  3. Aynı dil içinde ses, şekil, söz dizimi ve anlamca farklılıklar gösterebilen, belli yerleşim bölgelerine ya da sınıflara özgü olan konuşma dili
  4. Bir bölge ezgilerinde görülen özelliklerin tümü.
  5. Yüzde, avurtlarla iki çene arasında, ses çıkarmaya, soluk alıp vermeye ve besinleri içine almaya yarayan boşluk.
  6. Bu boşluğun dudakları çevrelediği bölümü.
  7. Kapların veya içi boş şeylerin açık tarafı
  8. Bir akarsuyun denize veya göle döküldüğü yer, munsap.
  9. Koy, körfez, liman, yol vb. yerlerin açık yanı.
  10. Birkaç yolun birbirine kavuştuğu yer, kavşak.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

sulu alkol içmeksulu ayrışımsulu bileşimsulu boyasulu çamursulusulu çamur gibisulu çimento yapmaksulu çorbasulu çözeltisulsulasula bassanasula piscatorsulahfatağızağız açıklığıağız açınığıağız açısıağız açısı atardamarıağız açmakağız açtırmamakağız ağızaağız ağıza vermekağız alanıağıağı ağacıağı bakısıağı balıkçılığıağı çiçeği
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın