sublimed white lead ne demek?

  1. Süblimleşmiş beyaz kurşun

sublime

  1. Süblimleşmek
  2. Tasfiye etmek
  3. Yüce, ulu, asil
  4. Heybetli
  5. Son derece güzel, ala
  6. Yükseltmek, yüceltmek, ulvileştirmek
  7. Bilinçaltındaki güdülerini iyiye yöneltmek
  8. Süblimleştirmek

sublime porte

  1. Babıali

white

  1. Ak renk
  2. Beyazlık, aklık
  3. Biyol
  4. Renksiz, sararmış, soluk, solgun
  5. Lepiska, san
  6. Gümüşten yapılmış boş,yazısız, saf, lekesiz: beyazlar giymiş
  7. Öfkeden bembeyaz kesilmiş
  8. Akkor
  9. Beyazlatmak, ağartmak
  10. Badana sürmek

lead

  1. Başında olmak, öncülük etmek, önde gitmek, önderlik etmek
  2. Sürdürmek, sürmek
  3. Akımtaşır
  4. Yol göstermek, rehberlik etmek
  5. Yönetmek, yönlendirmek, etkilemek, başı olmak, , açmak (kartlarını), götürmek
  6. Başlatmak
  7. Rehberlik, kılavuzluk, önde bulunma
  8. Kalem kurşunu, grafit
  9. Saçma
  10. Satırlar arasını açmak için kullanılan ince kurşun cetvel, anterlin

Türetilmiş Kelimeler (bis)

sublimesublime portesublimsublimatesublimationsublieutenantsubliguinal administrationsublanguagesublapsarianismsublatticesubleasesublesseewhitewhite admiralwhite alderwhite antwhite antswhite backed woodpeckerwhite baitwhite balancewhite bean and onions saladwhite bean onion salad vinaignettewhitwhit sundaywhichwhich bus goes to city hallwhich bus goes to downtownwhich bus goes to the airportwhich can carry tons
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın