sorun çıkarmak ne demek?

  1. Üzüntü verecek veya içinden güç çıkılır bir durum yaratmak

    İskemlesinde sıkıntıyla kıpırdanarak iç geçirdiğini duydum, sorun çıkarmaya başladığımı düşünüyordu.

    A. Ümit
  2. (en)Make a fuss, raise an issue.

sorun çıkaran kimse

  1. (en)Troublemaker.

sorun

  1. Araştırılıp öğrenilmesi, düşünülüp çözümlenmesi, bir sonuca bağlanması gereken durum, mesele, problem.
  2. Sıkıntı veren durum, dert.
  3. Bir soru ya da bir dizi soru aracılığıyla kişiyi soruların nedenleri ile sonuçlarını araştırmaya yönelten durum.
  4. Çözümü, yaratıcı düşünmeyi gerektiren önemli ve güç durum.
  5. (en)Difficulty.
  6. (en)Trouble.
  7. (en)Question.
  8. (en)Issue.
  9. (en)Case.
  10. (en)Cause.

çıkarmak

  1. Birinin veya bir şeyin çıkmasını sağlamak, çıkmasına sebep olmak
  2. Sonunu getirmek.
  3. Anlamak, ne olduğunu bilmek, sezmek.
  4. Bulmak, ortaya koymak.
  5. Hatırlamak
  6. Döküntülü hastalığa tutulmak.
  7. Çok hoşlanmak
  8. Öfke, hırs, acı vb.nin zararını çektirmek.
  9. (en)Belch.
  10. (en)Dislocate.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

sorun çıkaran kimsesorunsorun çözsorun çözmesorun çözme yeteneğisorun çözme yöntemisorun çözümüsorun değilsorun gidermesorun kaynağısorusoru adılısoru belirtecisoru cetvelisoru cevapçıkarmakçıkarmaçıkarma birliğiçıkarma eğiliminde olançıkarma gemisiçıkarma harekatıçıkarçıkar budakçıkar çevreleriçıkar grubuçıkar hesabıçıkacakçıkacak olançıkaççıkagelmeçıkagelmek
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın