sonda ne demek?

  1. Suyun herhangi bir noktadaki derinliğini ölçmek, dip tabakaların yapısını incelemek için kullanılan araç.
  2. Bir boşluğun içini yoklamaya yarayan uzunca ve ucu küt demir araç.
  3. Vücudun içinde birikip dışarı atılamayan sıvıyı çekmek için kullanılan araç.
  4. İdrar almak, mideye ilaç veya besin maddelerini sulu olarak vermek, özofagusta tıkanıp kalan yabancı cisimleri çıkarmak, atlarda hava keselerinin tedavisinde yaraların derinliği ve yönünü anlamak, kapanmayan yaralarda buna engel olan yabancı bir cisim veya ayrılmış bir kemik parçası olup olmadığını kontrol etmek gibi amaçlarla kullanılan aygıtlar, katater.
  5. (en)Prop, catheter.
  6. (en)Bore.
  7. (en)Probe.
  8. (en)Surgeon's probe.
  9. (en)Sounding line.
  10. (en)Lead line.
  11. (en)Depth sounder.
  12. (en)Drill.
  13. (en)Drilling machine.
  14. (en)Surgeon's probe or sound.
  15. (en)Sounding.
  16. (en)Sinker.
  17. (en)Rock drill.
  18. (en)Catheter.

sonda ile besleme

  1. Yavru hayvanların anne sütünü emmeyle alamadığı durumlarda beslemenin sondayla yapılması.
  2. (en)Catheter feeding.
  3. (en)Gavage.

sonda ile muayene

  1. (en)Sound.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

sonda ile beslemesonda ile muayenesonda ile yoklamaksonda koşkusonda koymaksondajsondaj balonusondaj çarkısondaj çarkisondaj deligisonson adamson ağırlıkson anson and heir
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın