soğukluk ne demek?

  1. Soğuk olma durumu, soğuk bir etki yapan şeyin özelliği, bürudet

    Yatağımın içinde bu takır takır tahtaların soğukluğunu, sertliğini duyar gibi olurdum.

    A. Ş. Hisar
  2. Yemeğin sonunda yenen meyve, hoşaf, komposto vb. şeyler.
  3. Hamamlarda yıkanılan yerle giyinilen yer arasındaki az ısıtılan yer

    Öğle namazını hamamın soğukluğunda kıldı.

    H. R. Gürpınar
  4. Soğuk, sevimsiz ve ilgisiz davranış, ilgisizlik

    Delikanlı, soğukluğu iliklere işleyen soğuk bir sesle, evet efendim, dedi.

    M. Ş. Esendal
  5. Sevimsiz olma durumu, antipati.
  6. Kırgınlığa, dargınlığa yol açabilen sevgi azalması.
  7. Cinsel istek duymama durumu.
  8. Hamamlarda yıkanılan yer ile giyinilen arasındaki bölüm.
  9. (en)Chill.
  10. (en)Distance.
  11. (en)Frigidity.
  12. (en)Cold.
  13. (en)Coldness.
  14. (en)Cooling room.
  15. (en)Cold dessert.
  16. (en)Fruit.
  17. (en)Cold sweet.
  18. (en)Compote.
  19. (en)Chilliness.

soğukluk getirmek

  1. (en)Cast a chill upon, give the chills.

soğukla tedavi

  1. (en)Cryotherapy

Türetilmiş Kelimeler (bis)

soğukluk getirmeksoğukla tedavisoğuklamasoğuklamaksoğuklaşmasoğuklaşmaksoğuksoğuk acıtmasısoğuk açışsoğuk aglutininsoğuk aglutinin hastalığısoğubilimsoğucasoğuga karşı hassassoğuğa dayanıklı flüorışıl lambasoğuğa dayanmak
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın