shoulder girdle ne demek?

  1. Omuz kemeri

omuz

  1. Boynun iki yanında, kolların gövdeye bağlandığı bölüm
  2. Duyarlıkölçümü eğrisinin üstte sağa doğru kırılan; ışıklamadaki artışın yoğunlukta aynı ölçüde artışa yol açmadığı, dolayısıyla negatif gereçlerde konunun tüm özelliklerini yansıtmayan, düşük ışıklama bölgesinin yer aldığı bölümü.
  3. Ön kolların bağlı olduğuomuz kemerinin bulunduğu bölge.
  4. Hlk. Sığır gövde etinde, bez ile mehle arasındaki kaslardan yapılan, fırın küreği şeklinde, 2.0-2.5 kg ağırlığındaki pastırmalık et parçası veya bu parçadan yapılan pastırma.
  5. (en)Scapular.
  6. (en)Humeral.
  7. (en)Projection.
  8. (en)Shoulder.
  9. (al)Schulter
  10. (fr)Épaule (de la courbe)

shoulder a person out of his way

  1. Yolunda gidene omuz atmak, kenara itmek

shoulder a task

  1. Bir görev omuzlanmak, bir görev almak

girdle

  1. Kuşak, kemer
  2. Korse, kuşak gibi saran herhangi bir şey
  3. Ağacın üzerinde kuşak şeklinde kabuğu soyarak yapılan halka
  4. Yüzük kaşı
  5. Kuşatmak, kuşakla sarmak
  6. Kabuğunu soyarak ağacı kurutmak.
  7. Kuşak ile sarmak, kuşatmak, çevrelemek

Türetilmiş Kelimeler (bis)

shoulder a person out of his wayshoulder a taskshoulder armshoulder armsshoulder badgeshouldershoulder bagshoulder beltshoulder bladeshoulder boneshouldshould i go straightshould i return the car with a full tankshould notshould not be mentionedgirdlegirdle viewgirdledgirdlergirdgird atgird at smbgird at smb.gird o.s. forgirgir cattleGir sığırıgir tuşugirafa
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın