sert sert bakmak ne demek?

  1. (en)Glare at, scowl.

glare

  1. Göze batmak
  2. Dik dik bakmak
  3. Kötü kötü bakmak
  4. Dik dik bakış fırlatmak
  5. Parlamak, göz kamaştırmak
  6. Göz kamaştıracak surette parlamak
  7. Çok parlak olmak (renk)
  8. Göze çarpmak
  9. Yiyecekmiş gibi bakmak
  10. Ateş püsküren gözlerle bakmak

sert sert

  1. (en)Sternly.

sert

  1. Çizilmesi, kırılması, buruşması, kesilmesi veya çiğnenmesi güç olan, pek, katı, yumuşak karşıtı.
  2. Esnekliği az olan, kolayca eğilip bükülmeyen
  3. Kolay dayanılmayan, zor katlanılan, etkili, yumuşak karşıtı.
  4. Güçlü kuvvetli
  5. Sarsıcı niteliği olan, çarpıcı, keskin, hafif karşıtı.
  6. Bağışlaması, hoşgörüsü olmayan
  7. Gönül kırıcı, katı, ters
  8. Hırçın, öfkeli, hiddetli, gönül kırıcı
  9. Aşağı getirmek.
  10. Sertlik özelliği gösteren.

sert

  1. Çizilmesi, kırılması, buruşması, kesilmesi veya çiğnenmesi güç olan, pek, katı, yumuşak karşıtı.
  2. Esnekliği az olan, kolayca eğilip bükülmeyen
  3. Kolay dayanılmayan, zor katlanılan, etkili, yumuşak karşıtı.
  4. Güçlü kuvvetli
  5. Sarsıcı niteliği olan, çarpıcı, keskin, hafif karşıtı.
  6. Bağışlaması, hoşgörüsü olmayan
  7. Gönül kırıcı, katı, ters
  8. Hırçın, öfkeli, hiddetli, gönül kırıcı
  9. Aşağı getirmek.
  10. Sertlik özelliği gösteren.

bakmak

  1. Bakışı bir şey üzerine çevirmek
  2. Aramak.
  3. Bir şeyin yüzü bir yöne doğru olmak
  4. Bir şeyin gelişmesi veya iyi bir durumda kalması için emek vermek
  5. Beslemek, geçindirmek.
  6. Bir iş birinden beklenmek.
  7. Hastayı muayene etmek.
  8. Tedavi etmek için ilgilenmek.
  9. Bk. başvurmak
  10. (en)Front on to.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

sert sertsertsert adım sesisert ağaçsert akorsert amirsert anotlamasert asinimsert asitsert bakansert bakışserser çavuşser esvabıser gulam ı bakıser hafiye
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın