saman ne demek?

Kökeni: Farsça

  1. Ekinlerin harmanda dövülüp taneleri ayrıldıktan sonra kalan, hayvanlara yedirilen ufalanmış sapları.
  2. Olgunlaşmış otsu bitkilerden tohum ayrıldıktan sonra kalan ürünün öğütülmüşü, materyalin kaynağı ürünün öğütülmüşü.
  3. Osmanlıca'da yazılışı: sâmân.
  4. Zenginlik.
  5. Rahat, dinçlik.
  6. Düzen.
  7. Servet.
  8. (en)Hay, straw.
  9. (en)Large ornamental tropical American tree with bipinnate leaves and globose clusters of flowers with crimson stamens and sweet-pulp seed pods eaten by cattle.
  10. (en)Straw.
  11. (en)Chaff.
  12. (en)Fodder.
  13. (en)Halm.
  14. (en)Haulm.
  15. (en)Rick.

saman akarı

  1. Buğday böceği.
  2. (en)Straw mite.

saman alevi

  1. Gelip geçici, çabuk sona eren, hemen yatışan. Basit, üstünkörü.
  2. (en)Flash in the pan.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

saman akarısaman alevisaman alevi gibisaman altından su yürütmeksaman bıçağısaman çöpüsaman dam örtüsüsaman döşeksaman egesisaman eğesisamasamahatsamahmahsamalamasamam
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın