sahte taarruzda bulunmak ne demek?
- Feint
feint
- Kandırıcı hareket
- Aldatmak, yanıltmak
- Vuracak gibi davranma
- Harp hilesi
- Sahte taarruzda bulunmak
- Aldatıcı harekette bulunmak.
- Vuracak gibi yapmak
sahte
- Uydurma
- Gerçek olmayan, yalancı
- Bir şeyin aslına benzetilerek yapılan, düzme, düzmece
- İçten olmayan, yapmacık
- Bk. kukla
- Düzme, yapmacık, yalandan, taklit.
- Fake.
- False.
- Artificial.
- Spurious.
sahte amatör
- Shamateur.
taarruz
- Saldırı
- Bk. saldırı
- Bir şey veya bir kimse üzerine şiddetle saldırma. Çatma. Düşmana hücum etme. Sataşma. İlişme.
- Attack.
- Assault.
- Aggression.
- Charge saldırı.
- Offensive.
bulunmak
- Bulma işine konu olmak.
- Herhangi bir durumda olmak
- Bir yerde olmak
- Exist.
- Stand.
- Be present.
- Be situated.
- Have.
- Present oneself.
- Reside.