sahiden ne demek?
- Gerçek olarak, gerçekten
Sahiden de yorgundum, oturdum.
M. Ş. Esendal - Really.
- Honestly.
- For real.
- Real.
- Honest.
- Actually.
- Indeed.
- Truly.
gerçek
- Yalan olmayan, doğru olan şey, hakikat.
- Gerçeklik, realite
- Doğruluk
- Varlığını şüphesiz kabul ettiğimiz herşey
- Bir durum, bir nesne veya bir nitelik olarak var olan, varlığı inkâr edilemeyen, olgu durumunda olan, hakiki.
- Aslına uygun nitelikler taşıyan, sahici.
- Temel, başlıca, asıl
- Doğadaki gibi olan, doğayı olduğu gibi yansıtan.
- Yapay olmayan.
- Düşünülen, tasarımlanan, imgelenen şeylere karşıt olarak, var olan.
sahid
- Uyanık.
sahi
- Gerçekten, gerçek olarak.
- (Sehv. den) Hata işleyen.
- Really.
- Truly.
- True.