sadıka ne demek?

Kökeni: Arapça

  1. (bkz. sadık)
  2. İçten bağlı, doğru, gerçek dost.
  3. Sadakat sahibi.

sadık

  1. Dostluğu ve bağlılığı içten olan, sadakatli
  2. Doğru, gerçek, hakiki
  3. Samimi, bağlı
  4. İçten bağlı, doğru, gerçek dost.
  5. Yalan olmayan, sahte olmayan
  6. Hakikatli, sadakatli, dürüst.
  7. (en)Loyal.
  8. (en)Faithful.
  9. (en)Obedient.
  10. (en)Devoted.

sadıkan

  1. Sadıklar, sadık dostlar.

sadıkane

  1. Sadıkça.
  2. Sadık kimseye yakışır şekilde. Sadakatle.(...Hem o delil-i sadık ve musaddak madem umum enbiyanın fevkinde binler mu'cizat ve neshedilmeyen bir şeriat ve umum cin ve inse şamil bir davet sahibi olduğundan elbette umum enbiyanın reisidir. Öyle ise umum enbiyanın mu'cizatlarının sırrını ve ittifaklarını camidir. Demek bütün enbiyanın kuvvet-i icmaı ve mu'cizatlarının şehadeti, Onun sıdk ve hakkaniyetine bir nokta-i istinad teşkil eder. M.)
  3. (en)Faithfully.
  4. (en)With loyalty.
  5. (en)Closely.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

sadıkansadıkanesadıksadık dost akrabadan yeğdirsadık funktorsadık kalaraksadık kalmaksadısadı taftazanısadıhsadıhasadsad bin ebi vakkassad breadsad but truesad clown
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın