paralyzed in the legs ne demek?

  1. Kötürüm

kötürüm

  1. Felçli, felç oluşmuş
  2. Yaşlılık veya sakatlık sebebiyle yürüyemeyen, ayağa kalkamayan (kimse)
  3. Yürüyemeyecek derecede sakat (bacak)
  4. İşleyemeyen, iş yapamayan.
  5. Gölge oyunun sakat tiplerinden biri. Çoğu kez dilenci olarak görünür. ,
  6. (en)Crippled.
  7. (en)Paralyzed in the legs.
  8. (en)Paralyzed.
  9. (en)Cripple.

paralyzed

  1. Kötürüm

paralyze

  1. Felç etmek, durdurmak, aksatmak

in

  1. Yaban hayvanlarının kendilerine yuva edindikleri kovuk.
  2. Mağara.
  3. İnsan.
  4. Bkz. kovuk, mağara.
  5. Koyun pisliği
  6. (edat) içinde, -de, -da
  7. (en)Lair.
  8. (en)Cave.
  9. (en)Hole.
  10. (en)Burrow.

the

  1. Belirli durumlarda isimden önce kullanılır
  2. O (tarif edatı, harfi tarif, belirtme sıfatı)
  3. Ne kadar, o kadar (mukayese sıfatlarından evvel)

Türetilmiş Kelimeler (bis)

paralyzedparalyzeparalyze ing iseparalyzantparalympicsparalysationparalyseparalysedparalyserparalagmaparalaksparalaks açısıparalaks bakımındanparalaktikinin a bad conditionin a bad fixin a bad lightin a bad moodin a bad temperin a bad wayin a big hurryin a big wayin a bodyii 0i accepti adore youi agree
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın