nurture ne demek?

  1. Yetiştirmek
  2. Besleyen şey, gıda
  3. Terbiye
  4. Bakıp büyütme
  5. Beslemek, bakıp büyütmek
  6. Terbiye etmek

yetiştirmek

  1. Yetmesini sağlamak
  2. Söylenmemesi gereken bir şeyi hemen söylemek
  3. Birini, bir şeyi gitmekte veya gitmek üzere olan bir kimse veya şeye ulaştırmak, ulaşmasını sağlamak.
  4. Vaktinde hazır olmasını sağlamak, tamamlamak, bitirmek.
  5. Birini gerekli bir iş için tam zamanında bir yere götürmek.
  6. Üretmek, büyütmek, geliştirmek
  7. İletmek, duyurmak
  8. Sağlayıp vermek
  9. (en)Groom.
  10. (en)Grow.

nurtured

  1. Büyütülmüş
  2. Bağrına basılmış
  3. Gelişmesine yardımcı olunmuş
  4. Bakılmış, beslenmiş

nurturer

  1. Büyüten kimse
  2. Bakıp gözeten kimse
  3. Besleyen kimse

Türetilmiş Kelimeler (bis)

nurturednurturernurturancenurturingnurtaçnurtalatnurtannurtanenurteknurnur gibinur i tabiinur içinde yatsınnur inmek
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın