münakaşacılık ne demek?

  1. (en)Bellicosity, belligerence, belligerency.

münakaşacı

  1. (en)Argumentative, belligerent, controversial.

münakaşa

  1. Tartışma
  2. Mücadele. Münazaa. Karşılıklı sözle çekişmek. Bir mes'eleyi sormayı çok ileri götürerek çekişmek. (Bak: Hakperest)(Hadis-i Şeyheyn'in ittifakına alamet olan işaretiyle bir hadis bana gösterildi. "Hadis midir, değil midir?" sual edildi.Ben dedim : Böyle mu'teber bir kitapta Şeyheyn Hadisinin ittifakına hükmeden bir zata itimad etmek lazım; demek hadistir. Fakat hadisin, Kur'an gibi bazı müteşabihatı var. Ancak havass onların manalarını bulabilir. Şu hadisin zahiri dahi, müşkilat-ı hadisin müteşabihat kısmından olmak ihtimali var, dedim. Eğer bilseydim medar-ı münakaşa olmuş, öyle kısa değil, belki böyle cevap verecektim:Evvela: Bu çeşit mesaili münakaşa etmenin birinci şartı; insaf ile, hakkı bulmak niyetiyle, inadsız bir surette, ehil olanların mabeyninde, su'-i telakkiye sebeb olmadan müzakeresi caiz olabilir. O müzakere hak için olduğuna delil şudur ki: Eğer hak, muarızın elinde zahir olsa, müteessir olmasın, belki memnun olsun; çünki bilmediği şey'i öğrendi. Eğer kendi elinde zahir olsa, fazla birşey öğrenmedi, belki gurura düşmek ihtimali var.Saniyen : Sebeb-i münakaşa, eğer hadis ise; hadisin meratibini ve vahy-i zımninin derecatını ve tekellümat-ı Nebeviyenin aksamını bilmek lazım. Avam içinde müşkilat-ı hadisiyeyi münakaşa etmek, izhar-ı fazl suretinde avukat gibi kendi sözünü doğru göstermek ve enaniyetini hakka ve insafa tercih etmek suretinde deliller aramak caiz değildir. M.)
  3. (en)Argument.
  4. (en)Dispute.
  5. (en)Disputation.
  6. (en)Altercation.
  7. (en)Argumentation.
  8. (en)Bickering.
  9. (en)Hassle.
  10. (en)Spat.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

münakaşacımünakaşamünakaşa edilebilirmünakaşa etmekmünakaşa götürmemek
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın