mülayim ne demek?
Kökeni: Arapça
- Yumuşak huylu, uysal, yumuşak.
Vatandaş Ahmet Efendi mülayim adamdır, kavga gürültüyü sevmez.
B. Felek - Uygun, hoş görülebilir.
- (Ses için) Yumuşak, yavaş
- Pekliği olmayan.
- Kabızlığı olmayan.
- Sakin kimse.
- Münasip.
- Uygun.
- Tender.
- Sweet-natured.
- Sweet-tempered.
- Bland.
- Dovelike.
- Pliable.
- Clement.
- Mild.
mülayimlik
- Mülayim olma durumu.
- Temperateness.
mülayele
- Gece işi için verilen ücret.