live in opulence ne demek?

  1. Bolluk içinde yaşamak

bolluk

  1. Bol olma durumu.
  2. Her şeyin bol olduğu zaman
  3. Fazlalık
  4. Her şeyin bol olduğu yer.
  5. Gerekli bütün malların sıkıntıya düşülmeksizin elde edilebileceği iktisadi durum.
  6. Her bir hücrede bulunan belli bir mRNA molekülü ortalama sayısı. Abundans.
  7. Gözlem veya örnekleme alanında bulunan bir türe ait bireylerin sayısal durumu, abundans.
  8. (en)Lashings.
  9. (en)Plenty.
  10. (en)Stores.

live

  1. Canlı, naklen
  2. Hayat dolu
  3. Yaşamak
  4. Oturmak, ikamet etmek
  5. Geçinmek, ömür sürmek
  6. Canlı, diri, zinde, hayat dolu
  7. Hayata ait, yaşayanlara ait
  8. Beslenmek
  9. Geçirmek, sürmek live a double life iki yüzlü hayat yaşamak
  10. Sağ olmak, hayatta olmak

live a dogs life

  1. Başı dertten kurtulmamak, köpek gibi sürünmek

in

  1. Yaban hayvanlarının kendilerine yuva edindikleri kovuk.
  2. Mağara.
  3. İnsan.
  4. Bkz. kovuk, mağara.
  5. Koyun pisliği
  6. (edat) içinde, -de, -da
  7. (en)Lair.
  8. (en)Cave.
  9. (en)Hole.
  10. (en)Burrow.

opulence

  1. Servet, zenginlik
  2. Bolluk
  3. Refah

Türetilmiş Kelimeler (bis)

livelive a dogs lifelive a double lifelive a healthy lifelive a lielive a life of pleasurelive an obscure lifelive and learnlive and let livelive axlelivlivalivabilitylivablelivable ininin a bad conditionin a bad fixin a bad lightin a bad moodin a bad temperin a bad wayin a big hurryin a big wayin a bodyii 0i accepti adore youi agree
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın