liquidation balance sheet ne demek?

1. Tasfiye bilançosu

tasfiye

1. Arıtma, ayıklama, temizleme.
2. Özleştirme.
3. Bir ticaret kuruluşunun batması, kapanması vb. sebepler üzerine hesapların kesilmesi, alacaklılara, ortada kalan mal ve paradan paylarına düşen miktarın verilmesi, likidasyon.
4. Türlü sebeplerle birçok kimsenin görevine son verme.
5. Bir işletmenin batması veya kapanması durumunda, varlıklarının satılarak alacaklılara dağıtılması.
6. Arıtım, arıtma. ~ etmek: arıtmak.
7. Bk. yıktırım
8. Saflaştırmak. Olduğundan daha temiz bir hale getirmek. Temizlemek.
9. Clearance.
10. Liquidation.

liquidation

1. Likidasyon
2. Tasfiye, işi kapatma
3. Paraya çevirme, hesaplaşma

liquidation account

1. Tasfiye hesabaı

balance

1. Balans
2. Dengede tutmak
3. Dengelemek
4. Bakiye
5. Denge
6. İcra veya kayıt sırasında çalgıların ses şiddetlerinin birinin diğerine baskın gelmeyecek biçimde yakın olması.
7. Steryo bir müzik sistemindeki her bir hoparlörden çıkan ses şiddetinin aynı değerde olması.
8. Bir sesin tüm frekans aralıklarının, birisinin diğerine baskın gelmemesi için yakın değerlerlerde tutulması.
9. Tartmak, muvazene sağlamak
10. Eşit olmak, dengeli olmak

sheet

1. Çarşaf
2. Levha
3. Tabaka, yaprak
4. Gazete
5. Iskota halatı, yelken iskotası
6. Sandalın iki ucundaki boş kısımlar
7. Yelkenin iskotasını çekmek veya takmak

Türetilmiş Kelimeler (bis)