kundakçı ne demek?

1. Yangın çıkarmak için kundak koyan kimse

   Fakat ne çare ki, Rum kundakçıları tarafından baştan başa yakılıp yıkılmış.

   Y. K. Karaosmanoğlu

2. Tüfek kundakları yapan kimse.
3. Ara bozucu.
4. Arsonist.
5. Incendiary.
6. Firebug.
7. Fire-raiser.
8. Gunstock maker.
9. Mischief maker.

kundakçılık

1. Yangın çıkarmak için kundak koyma işi.
2. Ara bozuculuk.
3. İçinde oturulan ya da oturulmayan ev, yapı, koru, orman, biçilmiş ürün ve yığınları, kesilmiş odun ve kereste ve benzeri nesneleri ateşe verme.
4. Bernet.
5. House burning.
6. Incendiarism.
7. Arson.
8. Incendie volontaire

kundak

1. Yeni doğmuş çocuğu ilk aylarda sıkıca sarıp sarmalamaya yarayan geniş bez
2. Kundağa sarılmış bebek
3. Saçları yemeninin içine alıp bağlama.
4. Korunmak için sıkı sıkıya sarılmış şey.
5. Yangın çıkarmak için bir yere konulan tutuşmuş yağlı bez parçası vb
6. Tüfek gibi bazı ateşli silahlarda bunları çeşitli yönlere çevirmeye yarayan, namlunun altında bulunan ağaç veya metal bölüm
7. Arabalarda dingil yatağı.
8. Ara bozma, fitne, fesat.
9. Namlu ve kubuza yataklık eden ve namludaki fişek ateşlendiği zaman meydana gelen geri tepmeyi omza ileten, ahşap, plastik vb. malzemeden yapılmış parça.
10. Küçük çocukları sıkı bağlamaya yarıyan bezler takımı.

Türetilmiş Kelimeler (bis)