kruvaze ne demek?

  1. Ön parçaları birbiri üzerine gelecek biçimde yapılmış olan (ceket, yelek)

    Bir kruvaze yelek giymiş: Ön cepleri büyük.

    S. F. Abasıyanık
  2. (en)Double breasted.

kruvaze dojiv

  1. (fr. crois d’ogives; ing. diagonal ribs, cross-vaulting; alm. kreuzbogen, kreuzgurten) birbirlerini çaprazlama olarak kesen ve aralarının örülmesiyle meydana gelen tanozun itme kuvvetlerini ayaklara nakleden sivri- kemer biçimindeki damarların teşkil ettiği çatkı.

kruvaze kalın ceket

  1. (en)Reefer 1

Türetilmiş Kelimeler (bis)

kruvaze dojivkruvaze kalın ceketkruvaziyerkruvaziyer turizmikruvazörkruvasankrua dö maltkruasankrugerrandkrugitkruks
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın