kruvazör ne demek?

  1. Deniz yollarını gözetmek, deniz ve hava filolarına kılavuzluk etmek amacıyla, topla silahlandırılmış hızlı savaş gemisi

    Zırhlıları ile kruvazörleri ile İngiliz donanması orada idi.

    F. R. Atay
  2. (en)Battle cruiser.
  3. (en)Cruiser.

kruvaze

  1. Ön parçaları birbiri üzerine gelecek biçimde yapılmış olan (ceket, yelek)
  2. (en)Double breasted.

kruvaze dojiv

  1. (fr. crois d’ogives; ing. diagonal ribs, cross-vaulting; alm. kreuzbogen, kreuzgurten) birbirlerini çaprazlama olarak kesen ve aralarının örülmesiyle meydana gelen tanozun itme kuvvetlerini ayaklara nakleden sivri- kemer biçimindeki damarların teşkil ettiği çatkı.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

kruvazekruvaze dojivkruvaze kalın ceketkruvaziyerkruvaziyer turizmikruvasan
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın