korucuk ne demek?

  1. Küçük koru

    Şimdi orada bir sürü meşe fidanlarından bir korucuk peydah olmaya başlıyor.

    Y. K. Karaosmanoğlu

küçük

  1. Boyutları, benzerlerininkinden daha ufak olan, büyük karşıtı
  2. Yaşı daha az olan
  3. Niceliği az olan
  4. Niteliği aşağı olan, bayağı.
  5. Geri aşamada.
  6. Değersiz, önemsiz
  7. Büyümesini, gelişmesini henüz tamamlamış olan
  8. Kısık, parlak olmayan(ses)
  9. (en)Small.
  10. (en)Little.

korucu

  1. Orman veya kır bekçisi.
  2. Kırsal bölgede güvenlik güçlerine yardımcı olan sivil görevli.
  3. Hasahıra bağlı otlak ve çayırları korumak, İstanbul çevresindeki ormanlara ve su yollarına bakmakla yükümlü bekçi.
  4. Orman vb. bekçisi.
  5. (en)Village policeman.
  6. (en)Preserver.
  7. (en)Forester.
  8. (en)Forest watchman.
  9. (en)Ranger.
  10. (en)Woodman.

koruculuk

  1. Korucu olma durumu veya korucunun işi.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

korucukoruculukkorukoru haline getirmekkoru ormanıkoruağasıkorkor bovinumkor dökmekkor gibikor gibi yanmak
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın