konmak ne demek?

1. Kuş, kelebek, uçak, toz vb. bir yere inmek

   Bir bülbül gelip konmuştu havuzun kıyısına.

   Ç. Altan

2. Yolculukta geceyi geçirmek için bir yerde kalmak, konuk olmak.
3. Kısa bir süre için bir yere yerleşmek, bir yeri yurt edinmek.
4. Bir şeyi emeksiz edinmek
5. Koyma işi yapılmak.
6. Perch.
7. Pitch.
8. Settle.
9. To perch.
10. To settle.
11. To stay stay the night.
12. To camp.
13. To happen to have.
14. To stay for the night at.
15. To camp in.
16. To bivouac in.
17. To alight.
18. To perch upon.
19. To be placed.
20. To set down.

konma

1. Konmak işi.
2. Uzun atlamalarda, uçuştan sonra vücudu yere indirme.
3. Landung.
4. Perching upon.
5. Setting upon.
6. Alighting.
7. Landung

konmalı bileşik

1. Olağan güçte kimyasal bağlarla değil de daha az yeğin yükünsel ya da fiziksel güçleri, bir özek öğecik çevresine tutunmuş öğeciklerden oluşan bileşik.
2. Coordination compound.
3. Composé de coordination, combinaison complexe

Türetilmiş Kelimeler (bis)