kaynaşma ne demek?

  1. Kaynaşmak işi

    Atmosfer karşılıklı anlayış ve kaynaşma atmosferi idi.

    H. Taner
  2. Kalabalığın çok olduğu bir yerde kıpırdanma, hareketlilik.
  3. Huzursuzluk
  4. Ayrı hecelerdeki iki ünlünün bir tek ünlüde veya birden çok hecedeki seslerin tek hecede toplanması olayı. Bu olay daha çok kelime birleşmelerinde görülür: gidemedim (< kēt-e umadum), sekiz on > seksen, dokuz on > doksan, cumartesi (< cuma ertesi), niçin (< ne için), neyse (< ne ise), her neyse (< her ne ise), nasıl (< ne asıl), neylersin (< ne eylersin), ayol (< ay oğul), güllaç (< güllü aş), sütlaç (< sütlü aş), yirmi (< yigirmi), doğurmak > dBormak, yapurgak > yaprak, geleceğim > gelcem vb.
  5. Bk. birleşme
  6. (en)Contraction.
  7. (en)Fusion.
  8. (en)Agitation.
  9. (en)Surge.
  10. (en)Joining together.
  11. (en)Merging.
  12. (en)Becoming close friends.
  13. (en)Swarming.
  14. (en)Teeming.
  15. (en)Great excitement.
  16. (en)Uproar.
  17. (en)Combination.
  18. (en)Stir.
  19. (fr)Contraction

kaynaşmak

  1. Ayrılmayacak bir biçimde birleşmek.
  2. Çok kalabalık ve hareketli olmak, hareket etmek
  3. Birbirine iyice uymak.
  4. Uyuşmak, yakın ilişki kurmak, derinleştirmek, iyi anlaşmak
  5. Huzursuzluk çıkmak.
  6. Birleşmek.
  7. (en)Unite.
  8. (en)Coalesce.
  9. (en)Blend.
  10. (en)Fuse.

birleşme

  1. Bkz. kenetlenme
  2. Birleşmek işi
  3. İki firmanın, hukuki varlıklarını sona erdirerek, yeni yasal unvan altında bir araya gelmeleri sonucu, her türlü varlık ve yükümlülüklerin yeni oluşturulan firmaya devredilmesi ya da bu iki firmadan birinin diğerine katılması.
  4. Bir hücreli organizmaların ya da gametlerinin geçici olarak ya da devamlı olarak bir araya gelmesi. Konjugasyon.
  5. Atom, molekül ya da kimi özdeklerini görece güçsüz kimyasal bağlar ile geçici olarak daha karmaşık atom, molekül ya da özdekler oluşturması.
  6. Belirli işlevlerin arasında bağlantı kurulması.
  7. (en)Conjunction.
  8. (en)Union.
  9. (en)Joining.
  10. (en)Coalition.

kaynaşma birimi

  1. Teneke yapımında, kaplanacak kalayın, donuk ve kirli ak rengini parlaklaştırmak için, çelik şeritlerin eritilip suverme işlemine uğratıldığı bölüm.
  2. (en)Fusion unit.

kaynaşma boşlukları

  1. Hızlı ya da gerekenden yüksek sıcaklıklarda ısıtılması sonucu, magnezyum alaşımlarının yapılarında doğan boşluklar.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

kaynaşma birimikaynaşma boşluklarıkaynaşma kaynağıkaynaşma kaynağı yapmakaynaşma kaynaklıkaynaşma kesimikaynaşma proteinikaynaşmakkaynaşmamakkaynaşmazkaynaşkaynaşıkkaynaşık malkaynaşık tuz yunağıkaynaşık tuzlar
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın