iyi niyet gösterisi ne demek?
- Gesture.
iyi
- İstenilen, beğenilen nitelikleri taşıyan, beğenilecek biçimde olan, kötü karşıtı
- Bol, yararlı, kazançlı.
- Çok.
- Uğurlu, hayırlı, iyilik getiren.
- Esen, sağlıklı.
- Yerinde, uygun.
- Yeterli, yetecek miktarda olan
- Öğrencinin değerlendirilmesinde kullanılan orta ile pekiyi arasındaki not.
- (Geniş anlamında) a. İşe yarar, ereğine, özüne uygun, doğru yapılmış; doğasına uygun. b. İstenmeğe değer olan. c. Değere yönelmiş, değere ilişkin, değerle belirlenmiş, değerli.
- Ahlâkın ve ahlâk felsefesinin temel kavramı: Ahlaksal değer; ahlaksal olanın olumlu ana niteliğini gösteren özel kavram; ahlâkça değerli olan (karşıt kavramı: kötü). Ahlâk felsefesinde şu anlamlarda kullanılır: a. (Skolastikte) Tanrı'nın istemiş olduğu dünyadaki varlık düzeni ile uyum. b. (Kant'ta) İstencin, içerik bakımından değil de, yalnızca ahlâk yasasınca belirlenmiş olan biçimsel niteliği.
iyi adam
- Good man, good guy, topper, trump.
niyet
- Bir şeyi yapmayı önceden isteyip düşünme, maksat
- Fal gibi kullanılmak amacıyla içine mâni yazılıp katlanmış veya şekerlere sarılmış kâğıt parçası.
- Namaz kılmaya, oruç tutmaya ve abdest almaya karar verip başlama.
- Bir şeyi yapmayı önceden isteyip düşünme, maksat.
- Kasd. Kalbin bir şeye yönelmesi.
- Intention.
- Will.
- Purpose.
- Resolve.
- Design.
gösteri
- Sinema veya tiyatroda film, oyun gösterme işi.
- İlgi, dikkat çekmek için, bir topluluk önünde gösterilen beceri veya oyun.
- Bir istek veya karşı görüşün, halkın ilgisini çekecek biçimde topluca ve açıkça yapılması, nümayiş.
- Veya tiyatroda film, oyun gösterme işi.
- Birinin, bir topluluğun kendi duygusunu gösteren sözü veya davranışı, tezahürat.
- Görüntüleyerek ve göstererek anlatım ya da öğretme
- Olgu yada olayları göstererek anlatma ve açıklama yöntemi.
- Belli olgu ve olaylara ilişkin ilkeleri açıklamak, birtakım teknik ve becerileri öğretmek amacıyle bir şeyi başkalarının önünde yaparak gösterme işi.
- Performing.
- Performance.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
iyiiyi adamiyi ağırlamakiyi ailedeniyi aileden geleniyi akortluiyi akşamlariyi akşamlar demekiyi anlamakiyi anlaşmakiyiyabiyab ü zehabiyadiyadetniyetniyet çekmekniyet etiğiniyet etmekniyet etmişniyet fiilleriniyet hayır, akıbet hayırniyet mektubuniyet muhtevasıniyet süresiniyeniyendeniyereniyaniyabeniyabetniyabet etmekniyabet heyeti