iyi ne demek?

  1. İstenilen, beğenilen nitelikleri taşıyan, beğenilecek biçimde olan, kötü karşıtı

    Bir aralık iyi fal bildiğimi haremde duyurdum.

    F. R. Atay
  2. Bol, yararlı, kazançlı.
  3. Çok.
  4. Uğurlu, hayırlı, iyilik getiren.
  5. Esen, sağlıklı.
  6. Yerinde, uygun.
  7. Yeterli, yetecek miktarda olan

    Annemin simasını şimdi iyi hatırlayamıyorum.

    Y. K. Beyatlı
  8. Öğrencinin değerlendirilmesinde kullanılan orta ile pekiyi arasındaki not.
  9. (Geniş anlamında) a. İşe yarar, ereğine, özüne uygun, doğru yapılmış; doğasına uygun. b. İstenmeğe değer olan. c. Değere yönelmiş, değere ilişkin, değerle belirlenmiş, değerli.
  10. Ahlâkın ve ahlâk felsefesinin temel kavramı: Ahlaksal değer; ahlaksal olanın olumlu ana niteliğini gösteren özel kavram; ahlâkça değerli olan (karşıt kavramı: kötü). Ahlâk felsefesinde şu anlamlarda kullanılır: a. (Skolastikte) Tanrı'nın istemiş olduğu dünyadaki varlık düzeni ile uyum. b. (Kant'ta) İstencin, içerik bakımından değil de, yalnızca ahlâk yasasınca belirlenmiş olan biçimsel niteliği.
  11. Somut kişi ya da edim değeri. // İyi, değerler düzeninde yüksek değerleri seçmede ortaya çıkar. Buna karşılık kötü, aşağı değerlerin yeğ tutulmasında kendini gösterir. Ayrıca: "Yararlı olaniyidir." (yararcılık) ya da "Haz vereniyidir." (hazcılık) görüşleri.
  12. (en)Good.
  13. (en)Fine.
  14. (en)Fair.
  15. (en)Well.
  16. (en)All right.
  17. (en)Alright.
  18. (en)Great.
  19. (en)Okay.
  20. (en)Sound.
  21. (en)Agreeable.
  22. (en)Comfortable.
  23. (en)Decent.
  24. (en)Well enough.
  25. (en)Gratifying.
  26. (en)Happy.
  27. (en)Just.
  28. (en)Kind.
  29. (en)Decently.
  30. (en)Bonny.
  31. (en)Goodish.
  32. (en)Likely.
  33. (en)Nice.
  34. (en)Passable.
  35. (en)Pretty.
  36. (en)Right.
  37. (en)Salubrious.
  38. (en)Suitable.
  39. (en)All right!.
  40. (en)Plentiful.
  41. (en)Abundant.
  42. (en)In good health.
  43. (fr)Bien
  44. (la)Bonus

iyi adam

  1. (en)Good man, good guy, topper, trump.

iyi ağırlamak

  1. (en)Make smb.
  2. (en)Welcome, do smb.
  3. (en)Well, do smb.
  4. (en)Proud.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

iyi adamiyi ağırlamakiyi ailedeniyi aileden geleniyi akortluiyi akşamlariyi akşamlar demekiyi anlamakiyi anlaşmakiyi anlayaniyiyabiyab ü zehabiyadiyadet
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın