insolvent estate ne demek?

1. Iflas masası

iflas

1. Borçlarını ödeyemediği mahkeme kararı ile tespit ve ilan olunan işadamının durumu, batkı, batkınlık
2. Yenilgiye uğrama, değerini yitirme.
3. İşlevini veya görevini yapamama.
4. Mahkemece borçlunun, borçlarını ödeyemeyecek durumda olduğunun saptanması.
5. Malı tükenmek, parası kalmamak. Borçlarını ödeyemiyecek hale gelmek. Sermayesini batırmak.
6. In carey street.
7. Bankruptcy.
8. Failure.
9. Insolvency.
10. Bust.

insolvent

1. İflas etmiş
2. Borcunu ödeyemez
3. Borcu kapamaya kafi olmayan
4. Müflis kimse
5. Batmış, borcunu ödeyemeyen

insolvency

1. Borcunu ödeyememe, iflas

estate

1. Varlık, miras
2. Zümre meclisi
3. Haneden
4. Mal, mülk, arsa
5. Ölümle bırakılan mal ve mülk
6. Malikane, konak
7. İtibar, yüksek mertebe
8. Sınıf, tabaka, mevki
9. Durum, hal personal estate menkul mal
10. Emlak, arazi

Türetilmiş Kelimeler (bis)