ingiliz tarzı şey ne demek?
- Englishism.
ingiliz
- İngiltere'ye veya İngiliz halkına özgü olan.
- İngiltere halkından olan kimse.
- English woman.
- Britisher.
- Englander.
- Brit.
- John bull.
- Gringo.
- Anglo-.
- Englishman.
ingiliz açkısı
- Burmaç, başlık, boru gibi cisimleri sıkıp gevşetmeye yarayan, ağız açıklığı değiştirilebilen açkı.
- Spanner.
- Schraubenschlüssel
- Clé anglaise
tarz
- Özel oluş veya davranış biçimi, üslup, stil
- Bir kimse için özel anlatım biçimi
- Güzel sanatlarda üslup, stil.
- Yüklemin bildirdiği zamanı görülen geçmişe, duyulan geçmişe ve dilek şart kipine aktararak elde edilen birleşik fiil kipi. Bil-iyor-du, bil-iyor-muş, bil-ir-se gibi. Bu örneklerde, fiildeki oluş ve kılışı şimdiki zamandan geçmiş zamana ve şarta aktararak fiilintarzını oluşturan öge eski er- fiilidir: bil-e-yorur er-di > bil-iyor-du, kel-miş er-di > gel-miş-ti, tut-ar er-se >tut-ar-sa vb.
- Usul, şekil, üslub.
- Style.
- Method.
- Manner.
- Form.
- Angle.
şey
- Madde, eşya, söz, olay, iş, durum vb.nin yerine kullanılan, genellikle belirsiz anlamda söylenen bir söz. Kararsızlık ifade biçimi.
- Nesne, madde
- Kararsızlık durumunda muhtelif sorulara cevap için tercih edilen bir ifade biçimi.
- (Günlük dilde) Herhangi bir düşünce konusunu göstermeğe yarayan belirsiz terim. (Felsefede) 1- Düşünen bilincin konusu olabilen, gerçekte var olmayıp da yalnızca düşünülmüş olan herşey. Bu anlamda: düşünce nesnesi = ens rationis. 2- Kişiye karşıt olarak: Bilinçten yoksun varlık. 3- Gerçek olan, bilincin dışında, kendi başına var olan tek nesne (ens reale). Böyle bir var olan, tek nesne olarak niteliklerin taşıyıcısı töz diye de anlaşılır. 4- Duyularla kavranabilen cisimsel nesne.
- Bk. nesne
- Stuff.
- Object.
- Matter.
- Article.
- Affair.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
ingilizingiliz açkısıingiliz adalariingiliz aleyhtarıingiliz alfabesinin ikinci harfiingiliz alfabesinin üçüncü harfiingiliz anahtarıingiliz anahtariingiliz asılzadesiingiliz baronlar slnıfıinging ara seçiming mitre piskoposluk tacıingainingastarzındatarztarz bildiren eylemliktarz den halitarz i temsiltarz vermektartar and feathertar archiving utilitytar brushtar heels