in parallel ne demek?

  1. Paralel olarak

paralel

  1. Yerküresi üzerinde çizildiği varsayılan, Ekvator'a paralel çemberlerden her biri.
  2. Yan yana ve birbirini kesmeden, birbirine kavuşmadan uzanıp giden (şeyler), koşut, muvazi
  3. Koşut.
  4. Bk. koşut
  5. Koşut
  6. Aynı yönde fakat eşit mesafeler ile birbirinden ayrılmış, birbirini kesmeyen.
  7. Aynı yönde aynı zamanda gelişen.
  8. Yun. Müvazi.
  9. (en)Collateral.
  10. (en)Equidistant.

in parallel with

  1. -e paralel olarak

in pari delicto

  1. İki tarafın da eşit şekilde kusurlu olduğu durum
  2. İki tarafında adaletsiz ve ihmalkar kusurlar işlemesi durumu
  3. Eşit kusurlu

parallel

  1. Paralel yapmak, paralel olmak, karşılaştırmak, kıyaslamak
  2. Paralel, muvazi, koşut
  3. Aynı, benzer
  4. Aynı amaç veya sonuca yönelen birbirine paralel doğru veya düzeyler
  5. Benzerlik
  6. Nazire
  7. Coğr
  8. Paralel olarak koymak
  9. Kıyaslamak, mukayese etmek
  10. Benzer olmak, müşabih olmak.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

in parallel within pari delictoin partin particularin partsinin a bad conditionin a bad fixin a bad lightin a bad moodin a bad temperin a bad wayin a big hurryin a big wayin a bodyii 0i accepti adore youi agreeparallelparallel accessparallel adderparallel architectureparallel arrangementparallel barsparallel capacitorparallel circuitparallel circuitsparallel classificationparallparallacticparallactic motionparallaxparalagmaparalaksparalaks açısıparalaks bakımındanparalaktik
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın