in broad daylight ne demek?
- Güpegündüz, gün ışığında, herkesin içinde, açık açık, halkın önünde
in
- Yaban hayvanlarının kendilerine yuva edindikleri kovuk.
- Mağara.
- İnsan.
- Bkz. kovuk, mağara.
- Koyun pisliği
- (edat) içinde, -de, -da
- Lair.
- Cave.
- Hole.
- Burrow.
in a bad condition
- Kötü durumda
broad
- Geniş enli
- Hudutsuz
- Belli, açık
- Belli başlı, ana, genel, umumi
- Kaba
- Serbest, liberal
- Açıklık
- (argo) kadın
- (argo) fahişe
- Kadın, karı
daylight
- Gün ışığı
- Gündüz
- Aralık, boşluk
- Güneş ışığı
- Aydınlık, şafak
- Önce şaşırtıcı gelen bir şeyin sonradan anlaşılması
- Gösterme, teşhir etme
Türetilmiş Kelimeler (bis)
inin a bad conditionin a bad fixin a bad lightin a bad moodin a bad temperin a bad wayin a big hurryin a big wayin a bodyii 0i accepti adore youi agreebroadbroad arrowbroad axbroad axebroad base terracebroad beambroad beam headlampbroad beam headlightbroad beanbroad bean strawbroachbroach filebroacherbroachingbroaching machine