imprison ne demek?

  1. Hapsetmek, zindana kapamak
  2. Sınırlamak
  3. Yasaklamak
  4. Tutuklamak

imprisoned

  1. Hapsedilmiş, tutuklu

imprisoner

  1. Hapse koyan, cezaevine koyan
  2. Tutuklayan, hapse atan

Türetilmiş Kelimeler (bis)

imprisonedimprisonerimprisoningimprisonmentimprisonment for lifeimprisonment with hard labourimprimaturimprimereimprimisimprintimprintableimprimpracticabilityimpracticability exemptionimpracticableimpracticableness
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın