Bir ürün veya mal oluşturmak için gerekli maddelerin işlenmeden önceki doğal durumu.
Gıda maddelerinin üretiminde kullanılan hasat, kesim, sağım, avlama, toplama sonucu elde edilen ürün.
Karma yemlerde kullanılan yem maddeleri.
Ambalaj malzemesi hariç farmosötik bir müstahzarın üretiminde kullanılan işlenmemiş veya kısmen işlem görmüş ilaç etken maddesi veya yardımcı maddelerini içeren ürün.
Bir şeyin meydana getirilmesi için işlenilen ana maddelerden her biri.
Zenginleştirilmemiş, rafine edilmemiş veya olgunlaştırılmamış.
Domuz karkasının arka bacağı.
Kürlenmiş, pişirilmiş ve dumanlanmış domuz arka bacak eti.
Domuz jambonu.
Hlk. Veteriner hekimliği folklorunda soğuk ve sert apse.
(C.: Ahma') : Kaynata. Zevc tarafından olan kimseler. (Osmanlıca'da yazılışı: ham')
Olmamış, pişmemiş, çiğ.
The thigh of any animal; especially, the thigh of a hog cured by salting and smoking.
Home.
The region back of the knee joint; the popliteal space; the hock.
Unripe.
Green.
Unrefined.
Unripened.
Meat cut from the thigh of a hog.
Son of Noah.
Hind leg of pork/hog cured in various ways The leg is cut from the carcase and brined seperately Ham may be cooked, raw or smoked The french term Jambon refers to ham and also to a leg of fresh pork see also Ham pictures see also cooking a Ham.
Sanskrit word meaning the gross body or instrument of the soul The soul is the doer and the gross body is the instrument Ham also refers to the ego.
The nearest tasting to Chinese ham Very salty.
Daging babi.
One of the sons of Noah; he abused his father and Canaan, his son, was cursed for it.
According to Genesis, a son of Noah and the father of Canaan , Ham was considered the progenitor of various nations in Phoenicia, Africa, and West Arabia 'The land of Ham' is usually taken to be Egypt.
Uncut.
Ham.
Crude.
Raw.
Rough.
Rude.
Meat cut from the thigh of a hog an unskilled actor who overacts a licensed amateur radio operator son of Noah.
Uncultivated.
Out of training.
İmmature.
Rusty.
Licensed amateur radio operator.
An unskilled actor who overacts.
Exaggerate one's acting.
An amateur radio operator; not no be confused with DXer and DXing.
Janbon.
Brut
), (f.) jambon, domuz budu
Kıç kaynağı, insanın kaynak ve oturma yeri
Kaynak, but
Dizin alt veya iç kısmı
Tiyatro abartarak oynayan oyuncu
Amatör radyo operatörü
Argo aşırı duygusal veya abartmalı bir şekilde oynamak.
Duyularla algılanabilen, bölünebilen, ağırlığı olan nesne, özdek
Örnek:
Bütün uyuşturucu maddeler gibi, vazgeçemeyeceği kadar bağlanarak yalana alışır. N. Cumalı
Bir şeyi oluşturan öge.
Yasa, sözleşme, antlaşma vb. metinlerde, her biri başlı başına bir yargı getiren ve çoğu kez rakamla belirtilen bölüm
Örnek:
Kanun tatbikatında merhamet bilmez. Suçları maddeleriyle ölçer. Hükmünü verir, çarpar. H. R. Gürpınar
Sözlük ve ansiklopedilerde tanımlanan, anlatılan kelime, ad veya konulardan her biri
Örnek:
Bir uzmanla buluşacağı zaman ansiklopediyi açar, o konuyla ilgili maddeyi okur. S. Birsel
İleri sürülen sorun.
Para, mal vb. ile ilgili şey.
Kendi içinde bütünlüğü olan anlatım.
Bk. özdek
Bk. sınar
Uzayda yer kaplayan ve kütlesi olan her şey.
Zahir duygularla hissedilen, ruhani olmayıp, ağırlığı olan, cismani bulunan.
Bir testte yer alan soru ya da alıştırmalardan her birine verilen ad.
Material.
Stuff.
Body.
Lubricant.
Question.
Theme.
Component.
Proviso.
Matter.
İtem.
Substance.
Article.
Clause.
Entry.
Object.
Provision.
Paragraph.
Subject.
İngredient.
Section.
Topic.
Stipulation.
Commodities.
Element.
Head.
Thing.
Timber.
Matiere
reklamlar
Bunları Kaçırmayın
BİS, bir sözün içinde geçtiği başka sözler bulmak için üretilmiş bir araçtır, özellikle birden çok sözden oluşan çeşitli terim ve deyimleri bulmaya yarar. (BİS Kelime Türetmece)
Belirli harflerini bildiğiniz kelimeleri bulabilirsiniz. (Bulmaca Yardımcısı)