ilk fırsatta ne demek?

  1. (en)At the first opportunity, as soon as possible.

ilk

  1. Zaman, sıra, yer ve önem bakımından ötekilerden önce gelen, son karşıtı
  2. Herhangi bir şeyin en önde olanı, önce geleni
  3. Birinci olarak, en başta.
  4. (en)Kind of person; 'I don't like people of his ilk'.
  5. (en)First.
  6. (en)Primary.
  7. (en)The very first.
  8. (en)Original.
  9. (en)Beginning.
  10. (en)Early.

ilk adım

  1. Başlangıç.
  2. (en)First step.
  3. (en)Stepping stone.
  4. (en)Beginning.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

ilkilk adımilk adımı atmakilk ağızilk ağızdailk anilk aşama birimleriilk bağırsak boşluğuilk bağırsak çatısıilk bahsedilenilil halkıil ilköğretim kuruluil jandarmasıil özel idarelerifırsattan istifade etmekfırsatfırsat beklemekfırsat bilmekfırsat bu fırsatfırsat buldukça
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın