iktisat etmek ne demek?

  1. Tasarruf etmek
  2. (en)To economize.
  3. (en)To spare.

tasarruf

  1. Bir şeyi istediği gibi kullanma yetkisi, kullanım
  2. Tutum.
  3. Para biriktirme, artırım.
  4. Bir ekonomide belirli bir dönemde yaratılan gelirin tüketilmeyen, yani harcanmayan kısmı.
  5. Cari gelirin bir kısmının tüketilmeden gelecekte kullanılmak üzere ayrılması
  6. Harcama. ~ nisâbı: harcama özgürlüğü (Verfügungsfreiheit). ölüme bağlı ~: ölüme bağlı harcama.
  7. İdare ile kullanmak. Sarfetmek. Tutum. Sahib olmak. İdare etmek. Sahiblik. Kullanma hakkı.
  8. (en)Provident.
  9. (en)Saving.
  10. (en)Economy.

iktisat bilimi

  1. Ekonomi politik.
  2. (en)Economics, political economy.

iktisat kuramı

  1. Karmaşık iktisadi olaylar arasındaki ilişki ve etkileşimlerin, zaman ve mekân boyutundan bağımsız olarak belirlenmesi ve nedensellik ilişkisi çerçevesinde genel bir çözümlemesinin yapılarak ulaşılan kurallar bütünü.
  2. (en)Economic theory.

etmek

  1. Bir işi yapmak
  2. Bir durumu ortaya çıkarmak.
  3. "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
  4. Bulmak, erişmek
  5. Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
  6. Herhangi bir değerde olmak
  7. Vermek.
  8. Eşit değer kazanmak.
  9. (en)Step.
  10. (en)Say.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

iktisat bilimiiktisat kuramıiktisat politikasıiktisat politikası amaçlarıiktisat politikası araçlarıiktisatiktisat siyasetiiktisat vekaletiiktisatçıiktisatçılıkiktisaiktisabiktisabatiktisabı şan ü şöhretiktisabietmeketmek yapmaketmeetme bulma dünyasıetme bulursun, inleme ölürsünetme bulursun, inleye inleye ölürsünetme eyleme
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın