ikame etmek ne demek?

  1. Yerine koymak, ornatmak.
  2. Ayakta durdurmak
  3. Ortaya koymak

    Mahkeme bir Musevi'nin Ari ırka mensup biri aleyhine ikame ettiği davayı kabule yanaşmıyor.

    R. H. Karay

yerine

  1. Bir şeyin veya bir kimsenin yerini almak üzere
  2. Başkasının adına
  3. (en)Instead.
  4. (en)Instead of.
  5. (en)In lieu.
  6. (en)In lieu of.
  7. (en)In place of.
  8. (en)Vice.
  9. (en)In sb's/sth's stead.
  10. (en)In lie.

ikame etkisi

  1. İki mal tüketildiği varsayımı altında, mallardan birinin fiyatında ortaya çıkan bir değişme sonucu, aynı fayda düzeyinin korunabilmesi için tüketicinin her iki mala yönelik istem miktarında ortaya çıkan değişme.
  2. Üretim sürecinde iki üretim faktörü kullanıldığı varsayımı altında, faktörlerden birinin fiyatında ortaya çıkan bir değişme sonucu, aynı üretim düzeyinin korunabilmesi aynı eş-ürün eğrisi üzerinde kalınabilmesi için üreticinin her iki faktöre yönelik istem miktarında ortaya çıkan değişme.
  3. (en)Substitution effect.

ikame elastikiyeti

  1. Bk. ikame esnekliği

etmek

  1. Bir işi yapmak
  2. Bir durumu ortaya çıkarmak.
  3. "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
  4. Bulmak, erişmek
  5. Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
  6. Herhangi bir değerde olmak
  7. Vermek.
  8. Eşit değer kazanmak.
  9. (en)Step.
  10. (en)Say.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

ikame etkisiikame elastikiyetiikame elastikliğiikame esnekliğiikame i davaikameikame malikame mallarikame numunesiikame sınırıikamikaika etmekikabikadikadı kanadiletmeketmek yapmaketmeetme bulma dünyasıetme bulursun, inleme ölürsünetme bulursun, inleye inleye ölürsünetme eyleme
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın