ihdas etmek ne demek?
- Ortaya çıkarmak, meydana getirmek.
ihdas
- Ortaya çıkarma, meydana getirme.
- Kurma.
- Bk. bulgucuk
- Yeniden bir şey yapmak, ortaya koymak, meydana koymak.
- Setting up, establishment.
- Creation, invention.
- To set up, establish.
- To create, invent.
ihdasi
- Hak doğuran, kurucu.
- Hak doğurucu.
etmek
- Bir işi yapmak
- Bir durumu ortaya çıkarmak.
- "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
- Bulmak, erişmek
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
- Herhangi bir değerde olmak
- Vermek.
- Eşit değer kazanmak.
- Step.
- Say.