ihbar ne demek?

  1. Bildirme, bildirim, haber verme.
  2. Suçlu saydığı birini veya suç saydığı bir olayı yetkili makama gizlice bildirme, ele verme

    Karakollara da ihbarlar artmaya başlamıştı.

    Ç. Altan
  3. Bk. bildirme
  4. Bildirim. ~ etmek: bildirmek,
  5. Haber vermek. Haber almak. Alınan haber. Anlatmak. (Bak: Ahbar)
  6. (en)Informing.
  7. (en)Denouncement.
  8. (en)Denunciation.
  9. (en)Notice.
  10. (en)Warning.
  11. (en)Conveyance.
  12. (en)Squeal.
  13. (en)Notification.
  14. (en)Giving incriminating information.
  15. (en)Advice.
  16. (en)Advice slip.
  17. (en)Benefice.

bildirme

  1. Bildirmek işi, beyan.
  2. Bir kimsenin kendisine ya da başkasına karşı işlendiğini bildiği bir suçu, kovuşturma yapmaya yetkili olan yerebildirmesi.
  3. (en)Notice, warning, demand note.
  4. (en)Impartation.
  5. (en)Affirmation.
  6. (en)Notice.
  7. (en)Proclamation.
  8. (en)Announcing.
  9. (en)Notifying.
  10. (en)Making known.

ihbar bankası

  1. Dışsatımcıya yabancı banka tarafından akreditif açıldığını bildiren ve ödeme zorunluluğu olmayan banka.
  2. (en)Advising bank.

ihbar eden

  1. (en)Warning

Türetilmiş Kelimeler (bis)

ihbar bankasıihbar edenihbar etmeihbar etmekihbar işaretiihbar mektubuihbar süresiihbar tazminatıihbar vadesiihbar yapılmadan çıkarılanlara verilen tazminatihbaihbabihbakihbal
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın