içini döküp rahatlamak ne demek?

  1. (en)Let off steam.

let

  1. Bk. lineer enerji transferi
  2. Dayak, kötek.
  3. Atmak.
  4. (en)Rented room or apartment (British); obstacle, hindrance; play which is invalid and must be repeated (in tennis and other net games).
  5. Bırak olsun!, bırak yapsın!
  6. Bırakmak, izin vermek, meydan vermek, ses çıkarmamak, kiraya vermek, vermek, ihale etmek, kiraya verilmek, dirmek, dürmek
  7. Sonek -cik, küçültme ifade eder: kinglet kralcık.
  8. (let, letting) izin vermek, müsaade etmek
  9. By, through, in ile geçmesine, gitmesine veya gelmesine müsaade etmek
  10. Kontrata bağlamak

içini açmak

  1. Derdini anlatmak, içini dökmek.
  2. Derdini anlatmak, içini dökmek: “Rabia elinden gittikten dört beş ay sonra imama verdiği söze rağmen yavaş yavaş komşulara içini açmak istedi.” -H. E. Adıvar.
  3. (en)Lay open.

içini boşaltmak

  1. Sıkıntı ve derdini dile getirmek; öfkesini açığa vurmak.
  2. (en)Empty, relieve one's feelings, discharge oneself, disburden.

rahatlamak

  1. Üzüntü, sıkıntı, tedirginlik veren bir durum ortadan kalkmak veya azalmak, rahata kavuşmak.
  2. Sakinleşmek.
  3. (en)Let one's hair down.
  4. (en)Relax.
  5. (en)Let go.
  6. (en)Ease.
  7. (en)Feel relieved.
  8. (en)Let oneself go.
  9. (en)Open out.
  10. (en)Unbend.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

içini açmakiçini boşaltmakiçini çekmekiçini çıkarmakiçini dışına çevirmeiçini dışına çevirmekiçini doldurmakiçini dökmeiçini dökmekiçini ezmekiçiniçin içiniçin çalışmakiçin dogaliçin güncellestirdöküp saçmakdökükdökük saçıkdöküklükdökülebilirdökülebilirlikdökardöke dökedöke saçadöker yükletdökerken taşırmakdöbürdekdöd üz zeytundöderlein basilidögerdöğen
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın