hurry ne demek?
- Acele etmek, hızlandırmak
- Hızlan!, çabuk!
- Acele etmek, acele ile gitmek
- Koşmak
- Acele ettirmek
- Acele ile göndermek
- Sıkıştırmak
- Acele telaş
- Aceleye getirmek
- Sıkıştırmak, çabuk olmak
- Çabuklaştırmak
- Hız vermek
acele
- Çabuk, çabukluk
- Çabuk davranma gerekliliği
- Hızlı yapılan, tez, ivedi
- Vakit geçirmeden, tez olarak
- Çabuk davranma, ivecenlik.
- Bir işi çabuk yapmaya ve çabuk bitirmeye çalışma, ivedilik.
- Hasty.
- Urgent.
- Hurried.
- Hurry-up.
hurry on
- Acele etmek
hurry skurry
- Telaş