holder on trust ne demek?

  1. Kayyum

kayyum

  1. Bütün varlıkları görüp gözeten, yöneten, bir an bile onları bilgi ve ilgisi dışında tutmayan Allah.
  2. Belli bir malın yönetilmesi veya belli bir işin yapılması için görevlendirilen kimse.
  3. Cami hademesi.
  4. Gökleri, yeri ve her şeyi tutan. her şeyin varlık sahibi olabilmesi için gerekeni veren.
  5. Ezeli ve ebedi olan, değişmeyen.
  6. Allah'ın isimlerinden.
  7. (en)Caretaker of a mosque.
  8. (en)Trustee.
  9. (en)Administrator.
  10. (en)Curator.

holder of account

  1. Hesap sahibi

holder

  1. Elinde bulunduran kimse
  2. Kap, tutacak
  3. Tutan şey
  4. Kulp, tutamak, tutamaç
  5. Hamil, sahip
  6. Kiracı

on

  1. Dokuzdan sonra gelen sayının adı.
  2. Bu sayıyı gösteren 10, X rakamlarının adı.
  3. Dokuzdan bir artık.
  4. Ketonları gösteren son ek, propanon (dimetil keton): 2-bütanon (etil metil keton) gibi.
  5. (en)-one.
  6. (en)Deca-.
  7. (en)In progress; proceeding; as, a game is on.
  8. (en)In operation or operational; 'left the oven on'; 'the switch is in the on position' planned or scheduled; 'the picnic is on, rain or shine'; 'we have nothing on for Friday night' indicates continuity or persistence or concentration; 'his spirit lives on'; 'shall I read on?' in a state required for something to function or be effective; 'turn the lights on'; 'get a load on'.
  9. (en)With a forward motion; 'we drove along admiring the view'; 'the horse trotted along at a steady pace'; 'the circus traveled on to the next city'; 'move along'; 'march on'.
  10. (en)Indicates continuity or persistence or concentration; 'his spirit lives on'; 'shall I read on?'.

trust

  1. Veresiye vermek, kredi vermek
  2. İtimat, güven, emniyet
  3. Tevekkül
  4. Ümit
  5. Güvenilen şahıs veya şey
  6. Emanet
  7. Kredi
  8. Tevekkül etmek
  9. Emanet etmek, inanmak
  10. Güvenerek vermek, teslim etmek

Türetilmiş Kelimeler (bis)

holder of accountholderholder eldeciholder esitsizligiholder in due courseholders inequalityholdenholdhold a brief for smbhold a brief for smb.hold a child back a yearhold a crowd backholhol kasaholaholanda parasıholandacaonon a charge of murderon a daily basison a full stomachon a givenon a given dayon a knife edgeon a large scaleon a lineon a major scaleoo henryo ağır yaralıo anda söylemeko anda uydurmak
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın