hicran ne demek?

Kökeni: Arapça

  1. Bir yerden veya bir kimseden ayrılma.

    Bu hicran, dudaklarına ezelî bir nakarat yapıştırmıştı.

    Ö. Seyfettin
  2. Ayrılığın verdiği büyük üzüntü, keder.

    Başıma da konuyor konuyor aman martı kuşları / Gözlerimden boşalır hicran yaşları.

    O. V. Kanık
  3. Dostluğu ve ülfeti kesmek.
  4. Unutulmaz acı.
  5. Uzaklaşma.
  6. Ayrılık.
  7. (en)Separation.
  8. (en)Bitterness of heart.

hicranı la yezalı

  1. Sonsuz ayrılık. Ayrılıktan gelen sonu gelmez üzüntü. (Osmanlıca'da yazılışı: hicran-ı lâ yezalî)

hicranmeal

  1. Hicran bildiren, hicran anlatan. (Osmanlıca'da yazılışı: hicran-meal)

Türetilmiş Kelimeler (bis)

hicranı la yezalıhicranmealhicranzedehicrhicr suresihichic et nunchicahicabhicab ı haciz
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın