hazandide ne demek?

  1. Görmüş geçirmiş.
  2. Solgun, sararmış, solmuş

    Sıska ve hazandide söğüt ormancığının içindeki geniş yolu takip ederken, sanki durmak istiyordu.

    Ö. Seyfettin
  3. Güz mevsimini görmüş, yaprakları sararmış solmuş.

görmüş

  1. Görme işini yapmış olan.

hazan

  1. Güz.
  2. Yaprak dökümü mevsimi.
  3. Bir kadın adı.
  4. Sonbahar.
  5. (en)Autumn.
  6. (en)Fall güz.
  7. (en)Sonbahar.
  8. (en)The official of a synagogue who conducts the liturgical part of the service and sings or chants the prayers intended to be performed as solos.

hazanbel

  1. Eğir kökü.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

hazanhazanbelhazanehazangahhazangül
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın