hayat kurtarıcı şey ne demek?
- Life saver.
life
- Hayat, yaşam
- Hayatla ilgili, yaşamla ilgili
hayat
- Genellikle köy ve kasaba evlerinde, üstü kapalı, bir veya birkaç yanı açık sofa.
- Hayat biçimi, içinde yaşanılan şartların bütünü, yaşantı.
- İçinde yaşanılan şartların bütünü, yaşantı.
- Canlılığı gösteren hareket, kaynaşma.
- Yaşamayı sağlayan şartların bütünü.
- Canlı, sağ olma durumu.
- Geçim şartlarının bütünü.
- Yaşam.
- Durum.
- Yazgı.
hayat adamı
- Zamana kolayca uyan, her türlü güçlüğü yenmesini bilen kimse.
- Man who enjoys life.
- Man of the world.
kurtarıcı
- Kendi hayatını tehlikeye atarak bir kimseyi, bir topluluğu güç bir durumdan veya yok olmaktan kurtaran kimse, halaskâr.
- Kurtarma aracı.
- Saving.
- Life-saver.
- Savior.
- Saviour.
- Saver.
- Rescuer.
- Card up one's sleeve.
- Liberator.
şey
- Madde, eşya, söz, olay, iş, durum vb.nin yerine kullanılan, genellikle belirsiz anlamda söylenen bir söz. Kararsızlık ifade biçimi.
- Nesne, madde
- Kararsızlık durumunda muhtelif sorulara cevap için tercih edilen bir ifade biçimi.
- (Günlük dilde) Herhangi bir düşünce konusunu göstermeğe yarayan belirsiz terim. (Felsefede) 1- Düşünen bilincin konusu olabilen, gerçekte var olmayıp da yalnızca düşünülmüş olan herşey. Bu anlamda: düşünce nesnesi = ens rationis. 2- Kişiye karşıt olarak: Bilinçten yoksun varlık. 3- Gerçek olan, bilincin dışında, kendi başına var olan tek nesne (ens reale). Böyle bir var olan, tek nesne olarak niteliklerin taşıyıcısı töz diye de anlaşılır. 4- Duyularla kavranabilen cisimsel nesne.
- Bk. nesne
- Stuff.
- Object.
- Matter.
- Article.
- Affair.