had the best of both worlds ne demek?

  1. Her ikisinden de yararlandı, hak ettiğŸinden fazlasını istedi, istediğŸi her şŸeyi elde etti

had

  1. Keskin; sivri.
  2. Sınır, uç.
  3. Derece.
  4. İnsanın yetki ve değeri.
  5. Terim.
  6. Bk. göreli hız
  7. Çaylak kuşu.
  8. Baş aşağı eğmek.
  9. (en)Possess; contain; receive, get; take; need; cause to occur; give birth to, bear; be required to, must; endure.
  10. (en)Boundary.

had a bad experience

  1. Kötü deneyim geçirdi, tatsız hatıra bırakan bir olay geçirdi

the

  1. Belirli durumlarda isimden önce kullanılır
  2. O (tarif edatı, harfi tarif, belirtme sıfatı)
  3. Ne kadar, o kadar (mukayese sıfatlarından evvel)

best

  1. (good ve well'in en üstünlük derecesi) en iyi, en hoş, en uygun. en iyisi.
  2. Döşemek.
  3. En iyisi
  4. En iyi, en hoş, en uygun, en elverişli
  5. Baskın çıkmak, geçmek.
  6. Yenmek, geçmek, alt etmek
  7. Hakkından gelmek, yenmek

Türetilmiş Kelimeler (bis)

hadhad a bad experiencehad a bad reputationhad a bad timehad a childhad a coldhad a curettagehad a difficult birthhad a face as long as a fiddlehad a feasthaha ... ha ...ha aretzha babamha babam de babamthethe 1967 bordersthe 1st cervical vertebrathe 2004 tsunamithe 80 20 rulethe a teamthe abcthe abc powersthe ablativethe ablative caseththa sackthaithai boxingthai citizen
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın