had no way of knowing ne demek?
- Anlamanın bir yolu yoktu, haberdar olamazdı, bilemezdi
had
- Keskin; sivri.
- Sınır, uç.
- Derece.
- İnsanın yetki ve değeri.
- Terim.
- Bk. göreli hız
- Çaylak kuşu.
- Baş aşağı eğmek.
- Possess; contain; receive, get; take; need; cause to occur; give birth to, bear; be required to, must; endure.
- Boundary.
had a bad experience
- Kötü deneyim geçirdi, tatsız hatıra bırakan bir olay geçirdi
no
- Değil
- Nitrik oksit.
- Nitricoxide.
- Negative answer; prohibition; one who votes against; negative vote, vote against; radioactive transuranic element synthesized by bombarding curium with carbon ions.
- Hayır
- Ret, aleyhte oy, numara, red
- Deme!, olmaz!
way
- Davranış tarzı
- Kolcuğun veya anahtarın konumlarından her biri.
- Yol, tarik
- Yön, yan, taraf, cihet
- Yer
- Mesafe
- Usul, tarz
- Husus
- Adet, itiyat, huy
- Hal, durum, halet
Türetilmiş Kelimeler (bis)
hadhad a bad experiencehad a bad reputationhad a bad timehad a childhad a coldhad a curettagehad a difficult birthhad a face as long as a fiddlehad a feasthaha ... ha ...ha aretzha babamha babam de babamnono absorbable sutures materialsno accessno access to car decksno accountno admitno admit except on businessno admittanceno admittance accept on businessno all therenn an açık yuvarn ağırlıkn aminotridekan