grouse ne demek?

  1. Şikayet etmek
  2. Söylenmek
  3. Şikayet.
  4. Sızlanmak
  5. Orman tavuğu.
  6. Çok iyi, mükemmel
  7. Dırdır etmek
  8. Homurdanmak

şikayet

  1. Yakıntı.
  2. Ka'be sakalığı, mekke'de hacılara zemzem dağıtma işi.
  3. Hoşnutsuzluk belirten söz veya yazı, sızlanma, sızıltı, yakınma.
  4. Yakınma, yakını. ~ etmek: yakınmak.
  5. Bk. yakınma
  6. Birine içecek su verme vazifesi.
  7. (en)Beef, complaint, grievance, delation, plaint, remonstrance, squawk, information.
  8. (en)Beef.
  9. (en)Bellyache.
  10. (en)Grievance.

grouser

  1. Sızlanan kimse, dırdırcı, homurdanan

grouch

  1. Homurdanan kimse
  2. Şikayetçi kimse
  3. Söylenmek
  4. Söylenme, vızıltı
  5. Şikayet etmek
  6. Huysuzluk
  7. Mızmız
  8. Mırıldanmak, homurdanmak
  9. Hiç bir şeyden memnun olmayan kimse
  10. Suratsızlık, homurdanma

Türetilmiş Kelimeler (bis)

grousergrouchgrouchilygrouchinessgrouchogrouchygroangroanergroaninggroatgroats
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın