gorget ne demek?

  1. Boğaz zırhı
  2. Zırhlı yakalık
  3. Adi yakalık, kadın yakası
  4. Gerdanlık
  5. Bazen kuş boğazında bulunan ayırt edici renkli benek
  6. Taş çıkarmaya mahsus cerrah aleti.

boğaz

  1. Boynun ön bölümü ve bu bölümü oluşturan organlar, imik
  2. Şişe, güğüm vb. kaplarda ağza yakın dar bölüm.
  3. İki dağ arasında dar geçit, derbent
  4. Yedirip içirme yükümü, iaşe.
  5. Yiyeceği içeceği sağlanan kimse.
  6. Yeme içme.
  7. İki kara arasındaki dar deniz.
  8. 1 - İki denizi birbirine bağlayan, biçimleri, uzunluk ve genişlikleri, üzerindeki akıntı düzenleri gibi özellikleriyle ayrımlı dar su geçidi; 2 - Dağlık yörelerde komşu iki koyağı birbirine bağlayan ya da genç koyakların kimi kesimlerinde görülen çok dar, dik ve kayalık yamaçlı geçitler, bkz. boyun.
  9. İki denizi veya bir denizle okyanusu birbirine bağlayan dar geçitler.
  10. (en)Jugular.

gorge

  1. Tıka basa yemek, tıkınmak, tıka basa doldurmak
  2. Oburcasına çok veya çabuk yemek yemek, atıştırmak.
  3. Koyak, vadi, iki dağ arasındaki geçit
  4. Oburcasına yutulan şey
  5. Su yolunu tıkayan birikinti
  6. Tiksinti.

gorge o.s. on

  1. Midesini, bir şey ile tıka basa doldurmak.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

gorgegorge o.s. ongorge oneselfgorgedgorgeousgorgor gasoil ratiogoragoralgorblimey
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın