gerçekte ne demek?

  1. Aslında, tam anlamıyla, hakikatte

    Kumpanyanın kurulmasında başı çeken gerçekte, ecnebi bir banka.

    A. İlhan
  2. (en)In fact.
  3. (en)Actually.
  4. (en)In reality.
  5. (en)In practice.
  6. (en)In point of fact.
  7. (en)In effect.
  8. (en)Practically.
  9. (en)In sober fact.
  10. (en)In sooth.
  11. (en)In sooth to say.
  12. (en)Substantially.
  13. (en)Verily.
  14. (en)In very deed.
  15. (en)Virtually.
  16. (en)Essentially.
  17. (en)In actual fact.
  18. (en)In actuality.
  19. (en)As it is.
  20. (en)De facto.
  21. (en)As a matter of fact.
  22. (en)Fundamentally.
  23. (en)In essence.

gerçekte bir felaket olan zafer

  1. (en)Pyrrhic victory.

gerçekte değil kafada olan

  1. (en)Platonic.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

gerçekte bir felaket olan zafergerçekte değil kafada olangerçekte olmayangerçekte olmayan şeygerçekte var olan şeylergerçektengerçekten ayrılmagerçekten çokgerçekten çok teşekkürlergerçekten migerçekgerçek adresgerçek ağız boşluğugerçek anahtargerçek anlam
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın