gerçek ne demek?

  1. Yalan olmayan, doğru olan şey, hakikat.

    Esasen bizim için millî varlık ile istiklal ve hürriyet aynı gerçeğin çeşitli cepheleridir.

    M. Kaplan
  2. Gerçeklik, realite

    Her hâlde o gün imparatorluğun ölümü apaçık bir gerçekti.

    H. E. Adıvar
  3. Doğruluk

    Bu laflarda gerçek payı ne kadar çoksa, duygu payı da ondan az değildir.

    B. Felek
  4. Yalan olmayan

    O yürekler acısı fukara kafile, yüzlerinden gerçek acı aka aka ölü arkadaşlarının namazını kıldılar.

    Halikarnas Balıkçısı
  5. Varlığını şüphesiz kabul ettiğimiz herşey
  6. Bir durum, bir nesne veya bir nitelik olarak var olan, varlığı inkâr edilemeyen, olgu durumunda olan, hakiki.
  7. Aslına uygun nitelikler taşıyan, sahici.
  8. Temel, başlıca, asıl

    Bir kişinin ahlaklı olması için, o benim dediğim gerçek ahlaka erişebilmesi için bir iç âlemi olmalıdır.

    N. Ataç
  9. Doğadaki gibi olan, doğayı olduğu gibi yansıtan.
  10. Yapay olmayan.
  11. Düşünülen, tasarımlanan, imgelenen şeylere karşıt olarak, var olan.
  12. Bilinçten bağımsız olarak var olan.
  13. Gerçek olma durumu, gerçeklik, realite.
  14. Doğru, dürüst.
  15. (en)Real.
  16. (en)True.
  17. (en)Factual.
  18. (en)Original.
  19. (en)Actual.
  20. (en)Authentic.
  21. (en)Genuine.
  22. (en)Rightful.
  23. (en)Truthful.
  24. (en)Right.
  25. (en)Exact.
  26. (en)Proper.
  27. (en)Literal.
  28. (en)Bona fide.
  29. (en)Dinkum.
  30. (en)Earnest.
  31. (en)Honest-to-god.
  32. (en)Honest-to-goodness.
  33. (en)Intrinsic.
  34. (en)Pucka.
  35. (en)Pukka.
  36. (en)Sincere.
  37. (en)Sterling.
  38. (en)Straight-out.
  39. (en)Substantial.
  40. (en)Tangib.
  41. (en)Effective.
  42. (en)Fact.
  43. (en)Gospel.
  44. (en)Heartfelt.
  45. (en)Lowdown.
  46. (en)Outright.
  47. (en)Positive.
  48. (en)Reality.
  49. (en)Regular.
  50. (en)Tangible.
  51. (en)Truth.
  52. (en)Veritable.
  53. (en)Virtual.
  54. (en)Actuality.
  55. (en)True copy.
  56. (en)Essence.
  57. (en)Faithful.
  58. (en)Point of fact.
  59. (en)Serious.
  60. (en)Solid.
  61. (en)Straight out.
  62. (en)Veracity.
  63. (en)Verity.
  64. (fr)Réel
  65. (la)Realis

gerçek adres

  1. (en)Real address.

gerçek ağız boşluğu

  1. Ağız boşluğunun diş kemerlerinin içinde kalan bölümü, kavum oris proprium.
  2. Ağız boşluğunun diş kemerlerinin içinde kalan bölümü, kavum oris proprium.
  3. (en)Cavum oris proprium.
  4. (la)Cavum oris proprium

Türetilmiş Kelimeler (bis)

gerçek adresgerçek ağız boşluğugerçek anahtargerçek anlamgerçek anlamı dışında kullanılan sözlergerçek antrepogerçek asitlilikgerçek aşkgerçek atlantik balinasıgerçek avgerçeğe aykırıgerçeğe aykırılıkgerçeğe bağlılıkgerçeğe benzemegerçeğe benzeyiş
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın