göz seviyesi ne demek?
- Eye level.
eye
- Göz
- Dikkatle bakma, gözetme
- Toplanma noktası
- Ilmik
- Ilik
- Iğne deliği
- Süzmek, izlemek, dikkatle bakmak, gözetlemek, kuşkuyla bakmak
- Bakmak, süzmek
- Delmek
- (poetry) çeşm, ayn
göz sevdası
- Yalnız bakmakla yetinilen aşk.
göz seğirmesi
- Göz kapağının istemsizce kasılması.
- Nystagmus.
seviye
- Düzey
- Türüne göre kimi zaman damarlarının sıklık ve paralellik düzeyinden doğan güzelliği ile, kimi zaman üzerindeki figürlerin düzgünlüğü ve çekiciliği ile ölçülen; bir taneden dört taneye kadar yan yana konulabilen A harfleri ile derecelendirilen; kerestenin fiyatı için belirleyici olan ağaç ve kereste özelliği.
- Bk. düzey
- Level.
- Equality.
- Grade.
- Standard.
- Plane.
- Level düzey.
- Rank.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
göz sevdasıgöz seğirmesigöz ses genişliğigöz silmegöz sineğigözgöz abdüksiyonugöz açamamakgöz açıp kapayıncaya kadargöz açtırmamakgöz açtırmayangöz ağrısıgöz ahbaplığıgöz akıgöz akı oluğugöbgöbbasangöbbengöbeçgöbedeseviyesindeseviyesini bilenseviyesini düşürmekseviyesizseviyesizleşmekseviyesizlikseviyeseviye dengeleyiciseviye göstergesiseviye grubuseviye hiperyüzeyisevisevi masalısevi oyunusevicanseviceable